Çok sevgili Madame Pinkshake geçenlerde çantasından tam benlik bir hediye çıkardı. Bu pembe defter meğersem hep merak edip de bir türlü gidemediğim Kâğıthane‘nin bir ürünüymüş. Tabii defteri alınca tutturdum herkes bir not yazsın diye, ama maalesef kaytarıp kaçanlar çok oldu. Onlar kendilerini biliyorlar!
Sonra da hızımı alamadım, ortadaki kalp boşluğa sevdiğim her şeyi denk getirip fotoğrafladım. Neden bilmiyorum, galiba masanın başına oturup çalışmamak için kendime türlü bahaneler buluyorum… yok yaaa, yapmam öyle şeyler. Bence biz buna Bienal çalışması deyip geçelim.
Buraya tüm “sanatsal çalışmalarımı” koyup sizi baymak istemem, ama durmadan kıpırdadığı ve kapkara olduğu için kesinlikle net çıkmayan “Kara Lahana”nın artistik pozu görülmeye değer diye düşündüm.
En sonunda geçen hafta Karaköy’deki Kâğıthane’ye gitme fırsatım oldu. “Buradaki hiçbir şeye gereksinimiz yok, ama gördüğünüzde hepsini birden almak isteyeceksiniz” sloganları cuk oturmuş. Küçücük dükkânda saatler geçer…
Bakkal Defteri, Türk Yavrularına Mektep Defteri, Elişi Defteri
homurhomur 
Bir Yanıt to “Kâğıthane – House of Paper”